Bugün ofiste misafirler vardı :) Sabahın köründe kalkmak yetmiyormuş gibi, bir de üstüne zoraki cillop gibi giyinmek gerekti.. "madem misafir gelecek, iyice güzel giyinelim, takımları çekeyim?" cümleme gelen cevap: "aaa olmaz! sen takımları giyeceksin, ben kot pantolon olmaz, beyaz gömlek, kot pantolon altına siyah ayakkabı giy gel". Zoraki olarak giyinmeyi, hele ki zoraki olarak iğrenç giyinmeyi hiç sevmiyorum. Kahverengi kemerin altına siyah ayakkabı nerede görülmüş şeydir allah aşkına yaaa? :)
Sabah ofise gelmeden diğer şirkete gelen mesajları bakmaya giderken yolda açık Starbucks gördüm, fena çekti kendine şerefsizler :) Sabah kahvaltısını Frischkaesebagel ve Chai Tea Latte ile kapattım. Chai Tea Latte gerçekten güzel..şekersiz ve en azından uzun zamandan beri arzuladığım bir tad...Bana da güzel dostum Çağın alıştırmıştı Chai Tea Latte'yi. Haha artık kulağı nasıl ağrıyordur Çağın'ın an itibarı ile kimbilir! :)
Misafirler geldi, yaklaşık 10 kişi. Yedikleri sadece ekmek üstüne çiğ kıyma....evet. yanlış duymadınız! :) Kuzey Almanya'da, özellikle Bremen ve Niedersachsen eyaletlerinde (Bremen, Hamburg, Berlin gibi şehirler gene isimlerinin olduğu eyaletlerin başkenleri aslında...) çokça yenen bir yiyecek Hackepeter..İğrenmeme ve sevmememe rağmen her Perşembe günü yaptığımız ofis kahvaltılarında bana akıllarınca espri yaparak takdim ettikleri "yiyecek" :)
![]() |
bayağı bildiğiniz çiğ kıyma ya bu.... üzerine tuz ve karabiber konularak yeniliyor. |
Ofisteki uzun boylu ve bol kilolu misafirler Hackepeter dolu tabakları hopur hupur yedikten sonra işlerine döndüler ve yoğun geçen birkaç saatin ardından öğle yemeğinde bol yağlı dana eti yemek için dışarı çıkmaları ile ben de kendimi dışarıya attım :) Klasik olarak yolum tabii ki fırına düştü, ve içeri girmemle çalışanların "Emriii!" diye bağırlamarı bir oldu. Ya o değil de, benim sinir olduğum konu bu işte! Biz, en komplike isimleri ana dillerinde nasıl okunursa öyle söylüyoruz, bir de rezil olmayalım diye iyice öğrenerek ve bilerek söylüyoruz, ama gel gelelim (bu lafı da uzun bir süredir kullanmıyordum iyi oldu ha!) olay benim ismini söylemeye gelince (sanki gerçekten çok uzun ve zor bir isimmiş gibi!!) herkeste bir zorlanma mevzu bahis oluyor...Abi "Emri" ne ya?...."Emri"...
En sevdiğim şey de yoğun saatlerin çok çabuk gelip geçmesi! Bugün ne ara öğlen oldu, ne ara akşam 16:30 oldu, ne ara paydos oldu çantamı toparlamaya başladım, hatırlamıyorum :)
![]() |
öğle salatası. bu sefer kaçamak yapıp üstüne yoğurt koydurdum :) |
Akşam yaklaşırken "evet, bu akşam sağlıklı ve midemi şişrmeyecek şeyler yiyeceğim" diyerek kendimi kandırdım. işin güzel tarafı bunu başardım da! :) "Et mi? yoksa balık mı?" derken kendimi buzdolabının üst rafındaki karidesleri açarken ve tavanın altını yakarken buldum :) Önceden altığım filetonun da minik bir parçasını kopartarak light peynir eşliğinde değişik fakat an itibarı ile fena doyuran birşeyler hazırladım :) Tadı güzel. ucuz da! Yemeğin fotoğrafını niye çekmedim bilmiyorum ama...
![]() |
yaklaşık 3 dakikada enfes bir hal alan minik karideslerim ve ben :) |
Yarına yiyecek birşeyim yok. İçerisine fare atsam herhalde başı yarılır...öyle boş dolap yani.
Alışveriş yapmam gerekecek galiba...
Akşama ne yesem? Şişirmeyen, sağlıklı, doyurucu...
Hadi bana yardım edin! :)
(yoksa herhalde bir şekilde salataya tav olacak gibiyim...)
iyigeceler
Emre
Bremen | Almanya
05.07.2013 - 00:23